ÇAMLIDERE MUZRUPAĞACİN KÖYÜ WEB SİTESİ
Geleneklerimiz 3
2. Sayfanın Devamı
f.Kına Gecesi
f.Kına Gecesi
Gelin almadan bir gün önce yapılan törendir. Kına gecesinde erkek ve kadınlar ayrı ayrı kına yakarlardı. Kız kınası gelinin kadınlar arasına getirilmesiyle başlar. Geline kına yakılırken "aş gel" deyişleri söylenirdi:
Gece yakılır, sabah ise gelinin kınası yine, kızlardan oluşan bir grup eşliğinde, bir suya götürülerek yıkanırdı. "Aş gel" şeklinde yaygın olan halk deyişinin bir bölümü şöyledir:
Aş gel anam aş gel ben varamıyom, Ellerin köyünde ben duramıyom,
Kumsal yerlere ev yapma, ev biter gider, Uzak yerlere kız verme kız yüter gider,
Aş gel anam aş gel ben varamıyom, Ellerin köylerinde ben duramıyom.
Sacayağının ayağını demirci döver, Kızının eksiğini babası görer,
Atmada anam atma dağların ardına, Kimsede yanmasın, anam yansın derdime.
Aş gel anam aş gel ben varamıyom, Ellerin köyünde ben duramıyom...
Bu deyişler okunurken genellikle orada bulunanların ve gelinin hüzünlendirilmesi amaçlanırdı. Ancak eski düğünlerin kına gecesinde erkekler "sinsin" oynar, kadınlar da genellikle seyirci olarak bulunurlardı. Ayrıca, bu gecede "deve oyunu", "karalama" gibi oyunlar da oynanırdı.
g-Yarışlar
Gelin almadan bir gün önce güreş yapılırdı. Güreşlere düğün sahibi bahşişler verirdi. Ayrıca eğer atlı seğmenler çoksa "cirit" oyunu da oynanırdı.
h-Gelin Alma
Tekbirlerle gelin almaya gidilirdi. Eski düğünlerde atlarla gelin getirilirdi. Kız evinde mehir tayin edilirdi. Kız evden çıkınca dua edilir, davul eşliğinde veya tekbirlerle gelin getirilirdi. Gelin almada, gelin evi çeşitli zorluklar çıkarmak suretiyle oğlan tarafından bahşişler alırdı. Bu bahşişler "sandık parası", "kapı parası" vs. adı altında olurdu. Gelin oğlan evine gelince attan inmezdi. Kaynana bazı şeyler vadederdi. Bu sırada gelinin kucağına bir erkek çocuğu verilirdi. Gelin artık evine gelmiş, yeni bir ocak kurulmuş olurdu.
ı-Nikah, Nikah Yemeği
Gelinin geldiği gün nikah kıyılır, akşam nikah yemeği verilirdi. Yatsı namazından soma damat cemaatle namaz kılındıktan soma tekbirlerle eve götürülür, soma gerdeğe girilirdi.
Davullu düğünde, şafakta davulcu düğün sahibinin evinin önünde davul çalar, damattan bahşiş alır, daha soma giderdi.
Ertesi gün kadınlar kendi arasında "duvak" adı altında, eğlence düzenlerdi. Duvakta yeni gelin kutlanırdı. Genç kızların ve kadınların katılımıyla yapılan törende; gelin ortaya alınır, kucağına da bir bebek verilirdi. Soma gelinin yanı başına gelen bir kadın gelini kutlardı. Bu sırada, gelinin yeni hayatını ilgilendiren ve tavsiyeler içeren nasihat verici deyişler söylenirdi. Bu deyişlerden biri şöyledir: Hayırlı olsun, kutlu olsun,
Söğüt gibi dallı olsun,
Geven gibi köklü olsun,
Hayırlı olsun,kutlu olsun, Dört oğlunla dört kızın olsun,
Hayırlı olsun, kutlu olsun,
Ayağında çizme,mahalleyi çok gezme, Kaynananın gücünü üzme.
Hayırlı olsun, kutlu olsun,
Elinde orak,
Her huyunu ananın evinde bırak,
Hayırlı olsun, kutlu olsun, Akşam bulaşığını kurutma,
Kaynananın karşısında sırıtma
S-Ölüm Merasimi
a-Ölüm Olayının Duyurulması
Cenazesi olan aile, durumu köy imamına bildirir, o da sela verirdi.
Bütün komşular cenaze evine toplanır.
b-Ölümden Hemen Sona Yapılan İşlemler
Cenaze evinde gençlere görev verilirdi. Mezar kazılır, kazan getirilir ve kefen hazırlanırdı. Yemekler pişirilirdi. Komşular cenaze evine yemek getirirdi. Ayrıca cenazeye katılanlar için köyodasına da komşular yemek getirirdi. Ama genellikle cenaze sahibi tarafından, "cenaze yemeği" verilirdi. Cenaze hazırlanıp, namazı kılınır, defnedildikten sonra cenaze için toplananlar cenaze evine gelirdi.
c-Ölüm Sonrası
ca-Yas: Ölü için genellikle yakın akraba kadınlar yas eder, ağıt okurdu.
cb-Cenaze Yemeği:Cenazeye katılanlar, genellikle cenaze defnindensonra, ölü hanesinin veya komşuların hazırladığı yemeği yerlerdi. Günümüzde hemen hemen bütün köylerimizde "köy dernekleri" kurulmak suretiyle, cenaze olan aileye acı gününde destek olunmakta, cenaze yemeği köylüler tarafından karşılanmaktadır.
cc-Başsağlığı:Ölüm ile birlikte başlar. Cenaze defninden sonra toplu bir şekilde cenaze, evine gelinerek teselli edici sözlerle, geride kalanlara "başsağlığı" temennisinde bulunulur.
cd-Belli Günler: Ölüyü anma, yöremizde "52. gece" de yapılır. 7.gece eskiden beri kutlanmaz: Ancak bugün helva yapılarak komşulara dağıtılır. "52.gece" adı ile yapılan gelenek, ilan edilir, cenaze sahibi hocaya durumu bildirir, hoca da ilan ederek, Komşuları davet etmiş olur. Bu günde mevlit:
Kur`an okunur, ,dualar edilir yemekler yenir, daha soma ölünün ruhuna fatihalar okunur.
1- Mübarek Günler, Geceler, Aylar
a-Kandil Geceleri:İbadetlerle geçirilir, gündüzleri ise oruç tutulurdu.
Bu günlerde "irmik helvası" yapılarak komşulara dağıtılırdı, zengin olanlar davetler verir, mevlit okuturdu.
b-Üç Aylar:Halk bu aylara hürmet ederdi. Bu aylar oruçlu geçirilmeye çalışılırdı. Özellikle bu aylarda günah işlememeye dikkat " edilirdi.
c-Bayramlar
ca-Ramazan Bayramı:Arife günü mezar ziyareti yapılırdı. Öğle veya ikindi namazından sonra toplu bir şekilde bu ziyaret gerçek1e"ştirilirdi.
Bayram günü, bayram namazından sonra, caminin avlusunda, bahçesinde yaş sırasına göre herkes sırayla bayramlaşırdı. Sonra dua yapılırdı. Duadan sonra, özellikle sofralarda sütlacın da bulunduğu, çeşitli yemekler getirilir ve yenirdi. Aile ile bayramlaşmayı müteakip komşularla bayramlaşılır; küçükler büyükleri ziyaret ederdi.
Delikanlılar `bayram akşamları çeşitli oyunlar oynardı. Eskiden "ferfene" adı altında gençler yemek yerdi. Ferfene şöyle gerçekleştirilirdi. Delikanlılar bayram günü "akşama ferfene yapacağız" diyerek, bazılarına görev verirlerdi. Ellerine torba alan gençler ev ev dolaşarak bulgur, yağ, para vs. toplar, bununla güçleri yeterse davar, yoksa tavuk alarak pişirir ve yerlerdi. Yiyecek malzemeleri. genellikle zengin evlerden toplanırdı. Bundan soma gençler oyun çıkarırdı. Karalama, dök;dök oyunu, deve oyunu bunlardan bazılarıdır. Ayrıca bayram sabahları küçük çocukların, kapı kapı dolaşarak pay toplamaları da ayrı bir görenekti.
cb-Kurban Bayramı:Arife günü mezar ziyareti yapılırdı. Mezarlık yakınında "zirat" (ziyaret kelimesinden değişme olabilir) denilen bir yer olurdu. Halk buraya halka şeklinde otururdu. Bazıları genellikle yarıdan fazlası "zirat yerine" gözleme, helva ve çeşitli yiyecekler getirir, bunlar taksim edilerek yenir, fatiha okunurdu. Soma herkes mezarını ziyaret ederdi.
Şimdi köylüler yine arife gününde, Öyle veya ikindi namazından soma mezarlık ziyaretine gide; ancak ziyaret esnasında yemek yenilmez.
Bayram namazından sonra kurbanlar kesilir, komşular birbirini ziyaret eder ve kurban etlerinden tadarlar. Kurban bayramlarında ortaya yemek getirilir. Bu yemekler toplu bir şekilde genellikle öğle namazından soma yenir. Kurban bayramında "şebit" yapılır, kurban kavurması, eti, genellikle şebitle yenirdi. Bazı köyler, komşu köylerle bayramlaşmaya giderdi.
d-Aşure günü: Köylüler bu günde kazan kaynatırdı.Genellikle kazana on çeşit yiyecek maddesi atılırdı. Buğday, üzüm, fasulye, kuş üzümü, nohut, gibi. Bu günde on kişiye selam vermek de gerekirdi. Kaynatılan aşure yemeğinden komşulara, taslarla dağıtılırdı.